Yaşam Alanını Özelleştir

21.YY her şeyin yoğunlaştığı ve uçlarda yaşanmaya başlandığı bir dönem. Çok kalabalığız. Ailemiz, arkadaş çevrelerimiz, okul ortamımız ya da iş yerlerimiz. Muazzam bir kalabalık ile çevrelenmiş durumda yaşamaktayız. İşin garibi de ne biliyor musunuz? Çoğumuz bu kalabalığa bir boşluğu geçiştirmek için dahil oluyor, birçoğu kendi ile kalmanın yalnızlık olduğunu düşündüğünden ve bundan ödü patladığı için şuursuz bir kalabalığın içine atıyor kendini.

 Oysa ki kendinle kalıp sessizce geçen dakikalar, uzanıp boş boş tavana baktığınız o muazzam anı bir hatırlasanıza. Üzerine anlamlar yüklemenin gerekmediği, düşüncelerine çevre yönlendirmeleri vermek zorunda hissetmeden kendini, sadece öylece akıp gidiyor. Ama üzülerek söylüyorum, bu içerisinde bulunduğum kalabalıklarda bulunma dayatması, popülerlik dayatması ve birçok şey tavana bakma özgürlüğümüzü, kendimiz ile kalma özgürlüğümüzü biz fark etmeden elimizden alıyor.

Life

Uyanır uyanmaz elimize aldığımız o bir avuç aletler ile Instagrama girmek, onun hikayesi bunun bilmem nesi diye sayfayı kaydırırken “vay be ne güzel “deyip gözünün beğenilere kayması sonra hop güzel bir filtre ile sabah hikayesi atmak. Bu döngü seni özünden koparıp ucunu takip edemediğin diyarlara sürüklüyor. Nedeni olmayan ama bir o kadar yorucu bir tempoda sen gibi görünüp sen olmadan yaşıyorsun.

Life

Bu kusursuz görünme zehrini atın üzerinizden. Demesi kolay tabi diyeceksiniz ama deneyin! Denemesi kolay ve size hissettirdiği duygu muazzam. Kendinizle geçirdiğiniz zaman hayatınızın en kaliteli anları oluyor. Birçok farkına varış yaşıyorsunuz, kendinizi tanıyorsunuz, hafif hissediyorsunuz, saçma diye adlandırılan şeylerden keyif alıyorsunuz.

Life

Kendine gereksiz tempodan sıyrılan günler armağan at.  Sinemaya git, alışveriş yap, kendi başına kahve iç, kitabını oku, en sevdiğin şarkıları dinle, şarkılara dansların ile eşlik et …   

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir