Bir ilişki komedisi! ‘Android’ İstanbul’da sahnede!

Merhaba arkadaşlar, bu haftada mesai çıkışı koştur koştur, Cevahir Alışveriş Merkezi’nde ilk oyunu sahnelenecek ‘Android’i izlemeye gittim. Oyun sonrasında da ekiple kuliste konuşma fırsatı bulunca ufak bir röportaj yaptık. Keyifli okumalar 😊
Android oyunu ne anlatıyor?
Öncelikle biraz sizlere oyundan bahsedeyim. Android denilince ilk akla gelen oyunun teknoloji ile ilgili bir şey anlattığı gibi gelebilir ancak öyle değil. Oyun bir ilişki komedisi. Kadınla erkek arasındaki ilişkiyi mizahi bir dille anlatıyor. Yaşadığı her şeye kendisi hariç bir suçlu arayan Barış, sevgilisinin kendisini kaybetmesi ile bir Android bebek sahiplenir. Ancak Barış’ın her şeyini kendisi kontrol edebilecek kadınla mutlu olabilme, yalnızlık hissinden kurtulabilme umudu hayal kırıklığına uğruyor ve Barış, hayatına giren Android bebekle aslında kendinin farkına varıyor.

Bir Miro Gavron hikayesi olan oyunun çevirisini Nazlı Gözde Yolcu üstlenirken, sahnede muhteşem performansları ile Pınar Özer ve Barış Taşkın’ı izliyoruz. Başarılı oyunun yönetmen koltuğunda ise Esra Pamukçu Bozkurt yer alıyor.
MK: oyun yurt dışında büyük ilgi gördü. Böyle başarılı bir oyunu Türkiye’de oynamak sizi heyecanlandırdı mı?
Barış Taşkın: Beni muhteşem heyecanlandırdı. Zaten ben böyle şeyleri çok seviyorum. Yani bir oyunun yazılıp başka bir yerde sergilendikten sonra Türkiye’de de oynanması benim hoşuma gidiyor. Yani büyük ve başarılı bir oyunun Türkiye’de ilk defa oynanıyor olması beni hem heyecanlandırıyor, hem de büyük bir sorumluluk. Android’in Almanya’daki ve Hırvatistan’daki sahneleri de çok başarılıydı ve biz oyunu Türkiye’de sahnelenmesi de beni hem heyecanlandırdı hem de sorumluluk hissi uyandırdı. Hikaye çok güzel. Anlatmak istediğimiz şey çok güzel. Hatta ben cümlelerimin birinde “Hiçbir kadına bebek gibi davranılmamalı” mesajı, bu kadın meseleleri üzerine, geleceği de düşünerek seyirci “acaba ileride de böyle mi olacak” diye düşünebilir ve bunu heyecanlandırıyor.
Esra Pamukçu Bozkurt: Alında bir anlamda Pınar’la bu metin arama sürecinde yeni bir şey olsun istedik. DerinArt’ın yapımcısı Pınar aynı zamanda. Yeni bir şey olsun derdindeydik. Kadın erkek ilişkisini anlatan metinler çok kısıtlıydı, komedisi yüksek değildi ve daha çok oynanmış metinlerdi. Eee biraz bize de yakın aslında Hırvatistan Türkiye durumu, hem siyasi durum hem de kadın erkek ilişkisi; erkeğin kadına bakış açısı sürekli zaten tartışılan bir konu. Biz Android’in daha sıcak geleceğini düşündük ve böylelikle irtibata geçtik onlarla. Sadece isminde bir sıkıntımız oldu. Çünkü ismi doll, oyuncak olarak ‘oyuncak bebek’ anlamı var ama hani biz bebek diye koysaydık oyunun adını istediğimiz dikkati çekemeyecektik. Bu nedenle oyunun adının Android olmasına kara verdik.
MK: Burada da böyle geleceğe bir atıf yapılıyor diyebilir miyiz?
Pınar Özer: Evet, tam olarak aslında buna cevap vermek isteyen bir oyun. Çünkü erkeklerinde yıllardır istediği bir şey vardır ya, hatta bunun için şarkılarda yapılmıştır. Bir kadın çizeceğim ve ona bütün özellikleri ben vereceğim. Güzel olsun, temizliğimi yapsın, seks yapabilsin gerisine de karışmasın. Her istediğimde konuşsun, ama istemediğimde de sussun. İşte oyunda tamda talep edildiği gibi böyle bir bebek geliyor eve ancak adam görüyor ki nihayetinde bu programları da Anroid bebeğe bir insan veriyor. Ve adam o beklentilerinin tamamının bir kadında olmasına rağmen tatminsiz hissediyor. Ve günün sonunda Android bebekte bir şeylerin farkında ve eleştirisini yapıyor.
Esra Pamukçu Bozkurt: Aslına bebek, adamın kendisiyle çatışmasına neden oluyor. Bebek ona bir ayna olup aslında adama “sen busun busun” diyor ve kendisine bakmasını sağlıyor.
MK: Peki şunu da diyebilir miyiz? Demek ki her zaman kafada tasarlanan o muhteşem ilişki profili, içerisinde duygu olmadan etkili olmuyor.
Pınar Özer: Kesinlikle.
MK: Sizde az önce değindiniz oyunun ismine aslında. Android olmasına tam olarak nasıl karar verdiniz. İsim sürecinde neye dikkat ettiniz?
Pınar Özer: Evet, ancak bu oyundan sonra ‘Android Bebek’ olarak yenileme kararı verdik. Çünkü şöyle hocamızın da dediği gibi the doll’un karşılığı oyuncak bebek demek aslında ve hikâyeye de tam oturuyor. Ancak Türkçede oyuncak bebek yetersiz ve yalın kalıyor metne. Android yapalım dedik değişik ve dikkat çekici ancak bu seferde seyircide çok teknolojik bir şey anlatıyormuş algısı oluşmaya başladı. Bizde bunu kırmak için yeni oyunlarımızı ‘Android Bebek’ adıyla sahneleyeceğiz. Android ismine karar verirken yazardan izin almıştık. Şimdi de yanına bebek kelimesini getirerek aslında oyunun orijinal adına da dönmüş oluyoruz.
MK: Pek ‘Android Bebek’ oyunu başka hangi sahnelerde izleyebileceğiz. Oyun takviminizi okuyucularımız için paylaşır mısınız?
Pınar Özer: Bizim Ekim ilk ayımız hatta prömiyerimiz de Ekim’ de oldu. Yetişiriz yetişemeyiz o yüzden 25 Ekim’de oynuyoruz tekrar Cevahir’de. Ondan sonra Bursa’da oynuyoruz Kasım’da. Karabük’te oynuyoruz, Bilecik de oynuyoruz. Tekrar Cevahir’de yine Barış Manço Kültür merkezinde oynuyoruz. Aralık’ta Ankara’ya da gideceğiz.
Barış Taşkın: Sonra tekrar İstanbul’a dönüyoruz. Ben çok seviyorum turne oyunu, Anadolu’daki seyircilerle de buluşmayı. Oyunu şehir şehir sergilemeyi. Bunlar beni heyecanlandırıyor.
MK: Baya yoğun bir tempodasınız. Süper. Çünkü oyun çok güzel, ne kadar fazla seyirciyle buluşursa siz de öyle çok güzel geri dönüşler alacaksınızdır. Peki siz ilişkilere nasıl bakıyorsunuz? Oyunda gelen gideni aratır gibi bir durum var sanki.
Pınar Özer: Biz onu da anlatıyoruz aslında oyunda. Yani evet gelen gideni aratıyor. Aslında bir önceki ilişkimizdeki şeylerle beraber gidiyoruz ikinci ilişkiye. Bence bu erkeklerde klasiktir. Kadın ya da erkek evleninceye kadar şikâyet eder ama boşandıktan sonra ”yalnızlık da zor be” der. aslında insanlar için de böyle bir şey elimizdekinin kıymetini bilmemek. Kaybettiğimiz noktada bir şeylerin farkına varıyoruz herhalde.

MK: Şöyle demek doğru olur mu acaba? Evet bu bir Android biraz geleceğe gönderme yapıyoruz ama ilişki hep ilkel. Çağ ilerlese de kadınla erkek arasındaki ilişki hem ilkel mi kalıyor?
Pınar Özer: Kadın, robot bile olsa beklentisi aslında sevilmek ve bu ilginin gösterilmesi. Erkek daha kaba, kendine daha dönük, daha çok kendi istekleri doğrultusunda hareket eden yapıda. Kadın da ilgi görmek istiyor her şekilde, mutsuz oluyor bu durumdan.
Esra Pamukçu Bozkurt: Görev tanımları her koşulda aynı gibi ama biz oyunun alt metninde bu görev tanımlarını biraz kırıldığını, aslında kadın ve erkeğin rollerinin aynı olduğunu bu rollerin birbirleriyle bir bütün olduğunu anlatıyoruz. Umarım mesaj da yerine gidiyordur.
Pınar Özer: Aslında onun dönüşlerini geçtiğimiz sezon seyircilerimizden ufak ufak aldık. Kendi ilişkilerine tanıdık geliyor, onların ufak ufak enerjisini aldık. Oyun esnasında birbirilerini dürtüyorlar. Biz sahneden bunları görüyoruz ve o enerjiyi alıyoruz.
MK: Oyunu izlerken erkek karakterin bazı tavırları çok rahatsız edici geliyor. Bundan bir olumsuz geri dönüşler alıyor musunuz?
Barış Taşkın: Bir arkadaşım oyuna geldi biraz önce. Başlamadan yanıma geldi. Oyundan sonra da oturdu, bana baktı ve dedi ki ”ulan aynı ben, beni işlemişsin ne yapacağız biz böyle” ben de ”tam öküz erkek olmuş o zaman” dedim affınıza sığınarak.
Esra Pamukçu Bozkurt: Barış karakteri biraz da evriliyor oyunda, onu da göstermek istedik. Her ne olursa olsun sonuçta onu bir anlamda da düzeltiyor Android bebek. Ada’yla olan ilişkisine biraz da farklı perspektiften bakmaya başlıyor. Biraz da onu yapmaya çalıştık. Çocuk yapmak istemiyor başka ama eski sevgilisinin başka bir adamdan çocuğu olacağını öğrenmesine rağmen her şeyi kabulleniyor. Çünkü onu çok sevdiğini anlıyor ve hayatına Ada’dan sonra sadece bir Android robot girebiliyor yani Android robotun aslında Barış’ı çok doğru bir şekilde analiz ediyor.
MK: Oyunu izlerken bir noktada kendi ilişkilerimizi düşünüyoruz aslında. Ve erkek karakterin tavrı, günlük ilişkilerimizde farkında olduğumuz ya da olmadığımız duygusal istismarı hatırlatıyor. Bu huzursuzluk olarak tepki veriyor bizde. Oyunu izlerken kimi yerlerde bu huzursuzluğa kapıldım bende. Sizce oyunun amacı bu mu?
Esra Pamukçu Bozkurt: Evet kesinlikle buydu.
Pınar Özer: Bunları sizden duyuyor olmak da çok güzel.
Esra Pamukçu Bozkurt: Erkeği ilkel haliyle göstermekti aslında bir yandan da seçilmiş bir şeydi. Finale doğru da bu ilkel durum değişiyordu. Orada da bunu yapmak istedik. Umarım amacımıza ulaşmışızdır.
MK: Keyifli sohbet için çok teşekkür ederim. Android Bebek oyununu kalabalık sahnelerde görmeyi bekliyoruz. Emeğinize sağlık.
Pınar Özer: Teşekkür ederiz. Bizde seyircimizle buluşmayı heyecanla bekliyoruz.