Hikmet HÜKÜMENOĞLU – ‘ATMACA’

Bu yazıda kitaplarını heyecanla beklediğim Hikmet Hükümenoğlu’nun yeni kitabı ‘Atmaca’dan bahsedeceğim sizlere.

Öncelikle Hikmet Hükümenoğlu ile “Körburun” romanıyla tanıştım ve tanışır tanışmaz hayran oldum. “Körburun” uzun zamandır okuduğum en iyi kurgu romanlarından biriydi. Hikayeye öyle kapılmıştım ki bir çırpıda okudum ve sonlara doğru gelirken bitiyor diye sayfaları yavaş yavaş geçmeye başlamıştım. Velhasıl-ı kelam benim Hikmet Hükümenoğlu’na ve kitaplarına hayranlığım böyle başladı.

Gönül rahatlığı ile ifade etmeliyim ki” Atmaca” tam olarak beklentimi karşıladı. Yaklaşık 400 sayfalık kitabı elimden bırakamadım ve bir çırpıda bitti.

Kitap; Ömer’in arkadaşları ile lise son sınıfta çıkartmak için uğraştığı okul dergisinin, son anda okul müdürü tarafından sansür yemesi ile başlıyor. İlerleyen sayfalarda yıllar arasında yolculuk yapıyor, kitap kurdu Ömer’in, aile yaşantısından, eğitim hayatına, iş hayatından aşk hayatına ve en önemlisi kendi içindeki karanlığı fark etmesine şahit oluyorsunuz. ( bu durum beni kendi içimdeki karanlığı fark etmeye de yöneltti doğrusu)

Yazar, okuyucuyu Ömer’in hikayesinde keşfe çıkartırken bir yandan da toplumsal sorunlara, dönemler arasında yaşanan siyasi olaylara değiniyor ve eleştirilerini okuyucusu ile paylaşıyor.

Ve son olarak benim çok hoşuma giden, yazarın sayfalar arasında okuyucu ile paylaştığı kitap ve filmler oldu. İçlerinde okuduğum ve izlediğim filmlere denk gelince kendimi hikayenin bir parçası gibi hissettim. Okumadıklarımı ve izlemediklerimi ise not aldım. Kısacası arkadaşlar şöyle kendimi kurgunun içinde kaybedeceğim, zamanın nasıl geçtiğini anlamayacağım bir kitap okumak istiyorum diyorsanız “Atmaca’yı okumanızı öneriyorum.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir