Listeleri altüst eden, yaşanmış bir hikayeyi anlatan Baby Reindeer dizisindeki karakterler gerçek hayatta kim?

Netflix’te yayınlanan Baby Reindeer dizisi kısa sürede büyük yankı uyandırdı. Kendi hayatını kaleme alan yazar Richard Gadd, aynı zamanda dizide kendini de canlandırıyor. Ancak Baby Reindeer’ın dikkat çekmesinin nedeni Richard Gadd’ın kendini oynaması değil, kendi başından geçen tecavüz ve taciz olayını anlatması. Dizide bir varolma mücadelesi izlerken, Richard Gadd’ı taciz eden kişinin gerçek kimliği de merak konusu oldu.
Baby Reindeer ne anlatıyor?
Evet sevgili okur, biliyorsunuz ki Netflix, Baby Reindeer dizisini yayınlayarak dikkatleri yeniden üzerine topladı. Richard Gadd’ın kendi hayatını kaleme aldığı ve kendini canlandırdığı proje, ünlü komedyenin hayatının karanlık bir dönemine ışık tutuyor. Gadd, komedyen olma sevdası ile çıktığı yolda, dönemin televizyon dünyasında sözü geçen sapkın bir adamın eline düşüyor. Fikirleri ve projeleri ile ilgilenildiğini zanneden Donny (yani yazarımız ve hikayenin gerçek kişisi Richard Gadd) uyuşturucu batağına düşürülüyor ve savunmasız hale geldiği anlarda ise televizyon dünyasının sapkın adamının tecavüzüne uğruyor. Bu vahşeti yaşadığında o kadar kendinde olmuyor ki Donny, kendisine neler yapıldığını anlaması biraz zamanını alıyor. Artık farkına vardığında ise kendini kurtarması pek kolay olmuyor. Hemen o ortamdan uzaklaşıyor ama travmaları peşini bırakmıyor.

Başına gelen korkunç şeyler Donny’i komediden uzaklaştırmıyor. Her fırsatta sonuna kadar şansını deniyor ama bu sefer tecavüzcüden kurtuldum derken, çalıştığı bara gelen Martha ile tanışıyor ve hayatı yeniden kabusa dönüyor. Martha saplantılı ve son derece tehlikeli biri. Donny’de kısa sürede bu tehlikenin farkına varıyor ama, Martha’nın saplantılı hayranlığının altında kendisine olan ilgisine ihtiyaç duyuyor. Bu yüzden bu tehlikeyi uzun bir süre görmezden geliyor. Ta ki işler çığırından çıkıp, çevresindeki herkesin tehlikeye dahil olamaya başladığını görene kadar. Soluğu polisin kapısında alan Donny’in mücadelesi burada da kolay olmuyor. Martha ile arasında yaşadığı gel git polis ile arasında gerginliğe neden oluyor. Bir yandan da komedyenliğin peşinden koşan Donny, katıldığı bir yarışmada finale kadar geliyor. Ancak final gösterisinde hayatı yokuş aşağı yuvarlanıyor. Tam bu nokta Donny için kırılma anı oluyor ve başından geçen her şeyi kendisini izlemeye gelenlere anlatıyor. O anları kaydeden bir izleyici ise bu hikayeyi YouTube yüklüyor ve Donny şöhrete kavuşuyor. Bitiyor sanıyorsunuz ama hayır. Hikaye başladığı yere dönmeden bitmiyor. Bu şöhret Donny’e iyi gelmiyor. Martha belasından kurtulamıyor aksine iyice belanın içine gömülüyor. Martha’nın kendisine gönderdiği binlerce sesli mesajı tek tek dinliyor. Bir şema çıkartıyor. Bu çalışma sonrası yıllarca uğraştığı sapığını parmaklıklar ardına göndermeyi başarıyor ama bu seferde iyi tanıdığı birini kaybediyor.

Baby Reindeer’daki karakterler gerçekte kim?
Dizi yazarımız ve başrolümüzün kendi hikayesini anlattığı için en çok merak edilen, karakterlerin gerçek hayatta kimler olduğu. Tabi ki Richard Gadd kimliklerin ifşa olabileceği en küçük bir ipucu bile vermiyor. Hatta olayın gündem olmasının ardından sosyal medyada dönen paylaşımlara cevap olarak, “Lütfen gerçek hayattaki insanların kim olabileceği konusunda spekülasyon yapmayın. Gösterimizin amacı bu değil. Çok sevgiler, Richard.” Açıklamasını yapıyor.
Kendi hayatını oynamak
Hikaye başlı başına travma. Bunu gerçekte yaşamış birinin, nasıl olurda tüm ayrıntıları tek tek kaleme alıp kendisine bunu baştan yaptığını anlamlandıramazken, bir de Donny rolünü, yani kendisini oynayarak bir kez daha aynı şeyleri yaşamayı kaldırabilir inanamıyorum. İzlerken, Richard Gadd’ın yüzündeki ve bedenindeki tüm acı gerçek. Bunu hissedebiliyorsunuz. Bu projeyi de kendisinden çalınan hayata armağan etmiş gibi bir de kurtulmaya çalışırken en yakını olan Martha’ya.
Richard Gadd kimdir?
11 Mayıs 1990’da doğan Richard Gadd, İskoçya’nın Fife kentinde bulunan şirin Wormit köyünden geliyor. Yaratıcılığa yönelik doğal bir eğilimle hareket ederek komedide bir yola çıktı. Gadd, ‘Waiting for Gaddot’, ‘Breaking Gadd’ ve ‘Cheese & Crack Whores’ gibi pek çok stand-up gösterisiyle yeteneğini sergiledi; bunların tümü Edinburgh Komedi Festivali’nde büyük beğeni topladı ve ona çok sayıda ödül kazandırdı. Ancak kariyerinde önemli bir dönüm noktası olan şey, 2016 yılında festivaldeki ‘Monkey See Monkey Do’ performansıydı. Bu gösteri, Gadd’a En İyi Komedi Gösterisi dalında prestijli Edinburgh Komedi Ödülü’nü kazandırdı ve onu ilgi odağı haline getirdi.

İlk solo tiyatro gösterisi, Gadd’ı hızla yıldızlığa taşıdı ve özellikle cinsel şiddet ve kişisel istismar gibi konuları ele alma konusundaki açık hassasiyeti nedeniyle övgü dolu eleştiriler topladı. Halen barmen olarak çalıştığı sırada bir akşam barda kimliği açıklanmayan bir kadınla karşılaştı. İçkilerinden birinin faturasından nezaketle feragat ederek, Gadd’ın çapkın olarak tanımladığı, dostça şakalaşmayı başlattı. Ancak bu etkileşim kısa sürede beklenmedik bir hal aldı.
Bir röportajda, bu işin ortasındayken bile hikayesini dünyaya anlatmayı birçok kez düşündüğünü paylaştı. Netflix Tudum ile yaptığı bir sohbette şunları söyledi: “Garip bir şekilde, tüm bu zorlu süreç boyunca bunun iyi bir hikaye olabileceğini ilk kez hissetmeye başladım. Bu sesli mesajları dinlediğim en yoğun dönemlerden biriydi. Geceleri uyuyordum ve bu sesli mesajlar, onun sözleri göz kapaklarımda yankılanıyordu. ‘Tanrım, eğer sahnede bunun hakkında konuşacak olsaydım, kelimeleri etrafa saçardım’ diye düşündüğümü hatırlıyorum. Sesli mesajları büyük bir kakofoniye sokun ve ateşleyin.’ Oyun böyle doğdu.”
Richard Gadd, 2019’da deneyimlerine dayanarak Edinburgh Festival Fringe’de sergilediği ‘Baby Reindeer’ adlı bir gösteri hazırladı. Unvan için kullandığı isim, takipçisinin ona bahsettiği ismin aynısıydı. Kadını sadece bir sapık olarak değil, onun sorunlarıyla boğuşan, Gadd’la olan etkileşimlerinde teselli arayan başka bir insan olarak tasvir ettiği için övgüyle karşılandı. Böylesine incelikli bir bakış açısı sunma yeteneği, özellikle bu tür karşılaşmaların doğasında var olan toplumsal cinsiyet dinamiklerini derinlemesine incelemesi nedeniyle ona geniş bir beğeni kazandırdı. Gadd, güç dengesizliği üzerine düşündü ve takipçisinden fiziksel olarak daha güçlü olsa da tacizinin duygusal ve zihinsel bedeline karşı kendini savunmasız hissettiğini kabul etti.
Hikayesini daha geniş bir kitleyle paylaşma fırsatı bulduğunda bunu bir mini diziye uyarlama fırsatını değerlendirdi. Projeyle ilgili vizyonundan bahsederek şunları söyledi: “Televizyonda ısrarla takip etmek çok cinsiyetçi olma eğilimindedir. Bir gizemi var. Karanlık bir ara sokakta bulunan biri. Gerçekten seksi, çok normal biri ama sonra yavaş yavaş tuhaflaşmaya başlıyor. Ancak takip etmek zihinsel bir hastalıktır. Takip etmenin katmanlarını daha önce televizyonda görmediğim bir insan kalitesiyle göstermeyi gerçekten istedim. Bu, tersine dönen bir sapkın hikayesi. Bir kinayeyi alır ve onu tersine çevirir.